‘Ali Ay’ ya da başkaları, birileri hesap versin ki…

Bursa’ya yaşatılan onca sıkıntıdan sonra, objektif olmak ya da aklı selim düşünmek ahlaki değerlerimizin bir parçası olarak kabul edilmelidir.
Bugüne kadar yapılan haklı eleştirileri bile “Bunlar dedikodu” diyerek kendini savunan zihniyetin bugün kendisiyle yüzleşme zamanı gelmiştir. Kim ki bu kentin değerlerini hiç etmiş, kim ki bu kentin geleceğinden çalmış ise mutlaka hesabını da vermelidir…
Ya da hesabı sorulmalıdır ki, vicdanlar rahat etsin.
Bu hesap her alanda sorulmalıdır ki, bundan sonra kimse Bursa’nın geleceğinden çalmasın. Hayatı para ve itibar olarak gören anlayış yeniden filizlenmesin…
Bakın!
Bazı belediyelerin kasası boşaltılarak seçilen başkanların hareket kabiliyetleri kısıtlanmış, şampiyon olmuş Bursaspor gibi bir takım borç batağına sürüklenerek küme düşürülmüş…
Bu saatten sonra masumiyet karinesi bozulmuştur. Özellikle “Alacağım var” diyerek Bursaspor’un değerlerine el koyan Başkan Ali Ay ve yönetimi milyonlarla ifade edilen borçlanmayı nasıl yaptığını, ayrıntılarıyla Bursa kamuoyuna açıklamak durumundadır.
“Çizdim şimdi oynamıyorum” diyerek kaçamaz. Kaçmasına da fırsat verilmemelidir. Hukuki süreç işletilerek kör kuruşun hesabı sorulmalıdır.
Sahtelikler cennetinde kendisini kamufle etmeye çalışan zihniyete hesap sorulmadığı sürece, bu şehirde değişen bir şey olmayacaktır.
Doğrular artık yanlışların önüne geçmelidir.
Unutmayalım ki; Bursaspor içindeki gücünü kendi çıkarları için kullanan bir avuç menfaatperestin direktifleriyle hareket eden  “mandacı zihniyet” Bursasporla birlikte Bursa’yı da küme düşürmüştür.
Şimdi, kimse kalkıp bu kentin idarecilerini suçlamasın. Başta Büyükşehir ve BTSO olmak üzere ilgili tüm kurum ve kuruluşlar Bursaspor’a gerekli desteği sağlamıştır.
Ama birileri Bursaspor’un bu kazanımlarını yerli yerinde değerlendirememiş, kendi alacaklarını tahsil yoluna giderek kulübü borç batağına sürüklemişse bununda hesabını vermek durumundadır.
Makam ve ikbal uğruna Bursa’nın  değer yargılarını göz ardı edip, yozlaşmanın adresi olarak da yerel yönetimleri adres olarak göstermenin hiçbir haklı gerekçesi olamaz.
Bursaspor’un içine çöreklenmiş bir avuç insanın Bursa’ya yaşattığı kabusun da bir hesabı olmalı ki, yukarıda ifade ettiğim gibi vicdanlar rahat etsin.
Her defasında delege gücünü kullanarak, oluşturulan yönetimi kendi çıkar ve ikballeri doğrultusunda yönlendirmek isteyen düşünceye fırsat verilmemelidir.
Bugün borç batağına sürüklenen Bursaspor’dan kimler nemalandı, kimler kendisine menfaat sağladı, kimler federasyonda kendine yer bulmak için Bursaspor’u basamak olarak kullandı, önümüzdeki günlerde ayrıntılarıyla kamuoyu ile paylaşacağız.
Her ne kadar bugün Bursaspor kapsama alanımıza girsek de yine ilerleyen günlerde hangi belediyelerde kimler Bursa’nın parasını HİÇ etti sorularına cevap aramaya devam edeceğiz.
Objektif olacağız…
5 yıllık başkanlık döneminde  Büyükşehir Belediye Meclisi toplantılarının sadece dördüne katılan Mudanya’nın CHP’li Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz’a sorularımız olacak…
Velhasıl Bursa adına Bursa’da yaşayan insanlar adına yeni bir döneme giriyoruz…
Şehir safraları atıp yoluna devam etmeli.
Başka çaresi yok.
Başka Bursa yok.