DEMİRÖREN: BÜYÜMEDE BAŞARININ DEVAMI YAPISAL REFORMLARA BAĞLI

İlk çeyrekte yüzde 7 olarak açıklanan ekonomik büyümede kalıcı başarının yapısal reformlara bağlı olduğunu vurgulayan BARSİAD Başkanı Arif Demirören, düşük enflasyon ve faizle birlikte Türkiye’nin yatırım cazibesinin artacağını söyledi.

Yüzde 7 olarak açıklanan 2021 Ocak-Mart dönemine ilişkin gayrisafi yurt içi hâsıla (GSYH) verilerini değerlendiren Barakfakih Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Arif Demirören, büyümede başarının sürmesi için enflasyon ve faizin düşürülmesinin yanı sıra oynaklığın arttığı kurlarda istikrarın sağlanmasının kritik önemde olduğunu dile getirdi.

FİYAT VE FİNANSAL İSTİKRAR VURGUSU

İlk çeyrek büyüme rakamlarının sanayici ve iş insanları için gelecek adına umut verici olarak değerlendirilebileceğini kaydeden BARSİAD Başkanı Arif Demirören, “Ekonomi yönetimimiz fiyat ve finansal istikrar konusunda adımlar atmaya devam ederken üretim ve ihracatı arttırmaya dayalı büyüme stratejilerinin ne kadar doğru olduğunu büyüme rakamları ışığında görebiliyoruz. Titizlikle yürütülecek yapısal reform hamleleri, bu olumlu sürecin desteklenmesi ve daha da ileriye taşınmasına çok önemli katkılar sağlayacaktır. Doğrudan sermaye yatırımlarının orta ve uzun vadede artması, bu bağlamda sürpriz olmayacaktır” diye konuştu.

‘AŞILAMADA HIZ KAZANMALIYIZ’

Ekonomide başarıların dönemlik değil sürdürülebilir olması gerektiğini de vurgulayan Arif Demirören, “Sanayicimiz, iş insanlarımız tüm zorluklara rağmen bu süreçte üretmekten ve yatırım yapmaktan geri durmadı. İhracattaki rekabette yaşanan toparlanma ve beraberinde gelen rekorlar, daha sağlam adımlar atılmasını gerektiriyor. Turizmdeki toparlanmanın da desteklemesiyle birlikte büyümede pozitif ivme artarak sürecektir. Aşılamaların daha hızlı ve yoğun yapılması, hem motivasyonumuz, hem de yatırım cazibesi açısından çok değerli. Kısıtlamaların azaltılmasıyla birlikte ekonomimizin özellikle yılın ikinci yarısından sonra hız kazanmasını bekliyoruz. Enflasyonun etkili adımlarla süratle düşürülmesi ve buna faizlerdeki düşüşün eşlik etmesini bekliyoruz. Döviz kurundaki oynaklığın önüne geçilmesi için daha sonuç odaklı hamlelerin yapılması da önem arz ediyoruz” dedi.