Mustafa Yanık
  Güncelleme: 31-10-2022 21:39:00   31-10-2022 21:26:00

‘KURTLAR SOFRASI’ HİKAYESİ

Bugün sizlere doğada yaşanan gerçek bir yaşam öyküsünü anlatacağım.

 Biraz şaşkınlık içinde okuyacaksınız ve biraz da, içiniz burkularak .

Hayvanlar aleminde yaşananlar yeri geliyor ibret, yeri geliyor külfet.

Gerçi insanların yaşamında da olup bitenlerden farkı yok pek.

                                     X

Türkçe dünyanın sayılı dilleri arasında yer almakta.  Kelime, deyim ve Atasözleri  bakımından hayli zengin.

Deyimlerden biri de ‘Kurtlar Sofrasına düşmek’ tanımlaması .

Neden ‘Tilkiler Sofrası’, ya da ‘Aslanlar Sofrası’ diye bir tanımlama yok da, Kurtlar Sofrası  denilmiş?

Hakikaten, Kurtlar Sofrası denilince, kurtların beraberce yuvarlak bir sofranın etrafına oturduğu, ortada kuzu tandırlı mükellef bir ziyafetin olduğu akla gelebilir.

 Kim atik davranırsa, o kurdun kuzuyu ya da kuzunun parçalarını kaptığı bir sofra gibi bir şey hayal edilebilir. Ancak bu da değildir. Öyleyse nedir? Söyleyelim:

Kurtlar sofrasında kapışılan kuzu değildir. Kurtların kendisidir.  Hiç bir yiyecek bulamayan kurtlar bir daire oluşturarak otururlar ve beklerler.  İlk uyuyan veya zayıf düşen kurda saldırıp paylaşarak karınlarını doyururlar.  Kurtlar bunu yaparken içgüdülerine göre hareket ederler.  Hayat ve nesillerinin devamı için bu yöntemi uygularlar.

                                       X

Deyimlerimizde kurt, hem sinsi ve gaddar bir düşman, hem de bir işin uzmanı anlamına gelir. ‘Kurtlar Sofrasına düşmek’ de, merhametsiz insanların arasına düşmek ve onlar tarafından eziyete uğramak anlamını taşır.

Madem söz kurtlardan açıldı devam edelim ve bir pencere de onların doğadaki konumlarına açalım;

Vikipedi’ye göre, küresel kurt popülasyonunun 2018 yılında 200.000 ila 250.000 arasında olduğu tahmin edilmekte ve Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) tarafından asgari endişe altındaki türler arasında yer almakta. Kökenleri Avrasya ve  Kuzey Amerika’ya  dayanan Kurtların 30’dan fazla Canis lupus alt türü tanınmakta ve bozkurt denildiğinde günlük konuşma dilinde evcilleştirilmemiş ve yabani alt türler anlaşılmakta. Kurtların insanlarla olan etkileşimleri oldukça eskiye dayanır.

 Görece sayılarının azalmış olması, insanlardan uzakta yaşaması ve avcılar ve çobanlar ile yaşadıkları deneyimler sonucunda insandan korkma duyusu geliştirmiş olmaları nedeniyle kurtların insanlara saldırmasına oldukça ender rastlanır.

                                               X

Yeniden hikayemize dönelim ve ‘Kurtlar Sofrası’na bir uğrayalım mı dersiniz?

Aman ha, dikkat!

Bir sofranın etrafında oturan kurtlarla aynı sofradaysanız konuk da olabilirsiniz, ziyafetin kendisi de. Düşünsenize  bir gün bir şölene davet ediliyorsun  ve gittiğinde yemek listesinde adın yazılı.

Sözün özü; ‘Kurtlar Sofrası’ kurulunca ‘ Kurtlar Kanunu’ geçerli  olur. Kurtlukta ise düşeni yemek kanundur

  Bu yazı 6953 defa okunmuştur.
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI nisbar giriş betnis giriş yakabet giriş