halkalı escort,avrupa yakası escort,şişli escort,avcılar escort,esenyurt escort,beylikdüzü escort,mecidiyeköy escort,istanbul escort,şirinevler escort,avcılar escort
başakşehir escort ,ikitelli escort ,güneşli escort ,kayaşehir escort ,bağcılar escort ,esenler escort ,eyüp escort ,güneşli escort ,kumburgaz escort ,topkapı escort
gaziantep escort,mersin escort,gaziantep escort,seks hikayeleri
Millet İttifakı tarafından 2023 seçimlerine Bursa Büyükşehir Belediye
Başkanlığına aday gösterilen eski Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey Bursa’nın gündemi ne ilişkin açıklamalarda bulundu.
Halkın içinde olmaya ve toplumsal sorunları yakından izlemeye devam ettiklerini belirten Mustafa Bozbey, “Gündemi yakından takip ediyoruz. Kentimizle ilgili sorunları dinleyip, önerilerimizi paylaşıyoruz. Çünkü Bursa hepimizin kenti” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı tekrar açıklanan Mustafa Bozbey’e sebebi ziyarette ilk olarak Millet İttifakı tarafından 2023 Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olacağınızı biliyor muydunuz sorusu soruldu. Bozbey konuyla ilgili “Bana direk bir şey söylemediler. Ama 26 Mart'ta Genel Başkanımızın bir ziyareti oldu. Hem Nilüfer’de hem de Mudanya’da ki bir açılıştan dolayı Bursa'ya geldi. Ve burada Genel Başkanımız direk o zaman bana Bursa'da başkan adaylığına gösterildiğimi, başkan adayı olduğumu söyledi. Sonra beş yerden de doğrudan basın açıklaması yaparak kamuoyuna duyuruldu” ifadelerini kullandı.
“ PERİYODİK ZİYARETLERİMİZ SÜRDÜRÜYORUZ”
Bu süreç içerisinde ziyaret gezilerine devam ettiklerini sözlerine ekleyen Bozbey, “ Teşekkür maliyetinde bir ziyaret düzenledik. Kaybettik ama önümüzdeki günler için hazırlık yapacağız anlamında bir irade ortaya konuldu. İlçelerimizde seçilmiş belediye başkanlarımıza hangi partiden olursa olsun ayırt etmeden hayırlı olsun ziyaretlerinde bulunduk. Kaymakamlarımızı ve emniyet müdürlerimizi ziyaret ettim . Odaları ve muhtarları ve esnafımızı ziyaret ederek kentimizin nabzını yokladık. Ve o süreci hiç aksatmadan devam ettim. Taki pandemiye kadar. Martın başında biliyorsunuz ki dünyayı kapsayan covid 19 nedeniyle ziyaretlerimize ara vermek zorunda kaldık. Kısıtlama sonrasında çok sık olmamak kaydıyla ara ara kalan ziyaretlerimizi gerçekleştirdik. Şimdi de kısıtlama olmadığı takdirde periyodik olarak dikkatle ziyaretlerimizi sürdürüyoruz” dedi.
“VATANDAŞLAR ZİYARET İÇİN TALEPTE BULUNUYOR”
Hiç ara vermeden Bursa’nın geleceği için çalışmalara devam ettiklerini, her zaman vatandaşla iç içe olduklarını belirten Bozbey, “ Yaptığımız ziyaretler ağırlıklı olarak vatandaşın talep ettiği yerler. Özellikle Osmangazi’den Yıldırım’dan, Gürsu’dan, Ketselden ve İnegöl’den inanılmaz derecede çok talepler geliyor. Vatandaşlar ziyaret için talepte bulunuyor. Parti ve sivil toplum kuruluşlarımızın organizasyonuyla o ziyaretleri sürdürüyoruz şu anda. Unutmayın ki Bursa'nın tüm ilçeleri önemli , Yıldırım ve İnegöl çok önemli bir ilçemiz. İnegöl ile özel bir çalışma yapacağız. İnegöl halkıyla bir araya geldiğimizde zaman zaman gençlerle esnafla iş insanlarıyla olumlu görüşmeler yapıyoruz. İnegöl’ün hasına baktığımızda işle ilgili işsizlikle ilgili bir sorunu yok. Ama İnegöl’ün sosyal kültürel diğer sorunları var. İnegöllü gençlerin ve iş insanlarının sosyal yaşam çevresi kısıtlı. Orada yaşayanlar akşam kalkıyor, eğlenmek için yada yemek yemek için kalkıp Nilüfer'e geliyor. Çoğunlukla da bunu ifade ediyorlar ki bunun olmaması lazım. Bu arada da basın ziyaretlerimizi sürdürüyoruz. Yerel basınımız bizim için ve kentimiz için çok önemli . önemli olan basının doğru bilgiyi insanlara aktarması paylaşması burada basınımızın kent ülke ve kamu menfaati doğrusunda önemli işlevi var. Basınımız çok güçlü” ifadesini kullandı.
“ KENTİMİZ BAŞTAN AŞAGI YENİDEN PLANLANMALI”
Bursa’nın bir değil, birçok sorunu olduğunu da dile getiren Bozbey, “ En küçük örnek özellikle akşamları arabamızla çıkarken bir yerden bir yere giderken yaşadığımız trafik sorunu…Ulaşımda sıkıntı yaşıyoruz. Birinci gündem maddesi trafik diyebiliriz. Ayrıca Bursa’nın tüm planlarını masaya yatırmak lazım. Yani kenti komple yeniden planlamamız lazım. Bursa baştan aşa yenilenip değişmeli. Planlanmalı…Öyle üç beş kişiyle değil. Bütün taraflarla ayrı ayrı toplantılar yaparak Bursa’nın yeni planları ortaya çıkarılmalı. Belediyelerde 2040 planları hazırlandı , soruyorum belediye başkanlarına bilginiz var mı? Cevap yok!!! kamuoyunun bilgisi var mı ?diye soruyorum yine cevap yok ! Detay yok… sadece lekeler var. Alt detayları nelerdir diye açıklamaların yapılması şart. Var mı bu konuda bir bilgi ? Öyle sağdan soldan kaçırarak bu kenti planlayamazsınız” şeklinde konuştu.
“ARTIK BURSA’DA HİKAYESİ OLAN BİNALAR KALMIYOR”
Ulaşım, çevre,sanayi ve tarımın başta olmak üzere bütün bu kesimlerin o planlamaların içerisinde olduğunu da sözlerine ekleyen Bozbey, “Bunları düzenli bir planlamada yapamazsak nasıl bir Bursa düşünüyoruz . Nasıl geleceğin Bursa’sını oluşturmaya çalışacağız. Yani biz tarihi değerlerimizi koruyamamış oluruz. Korkarım ki bu kararsızlıkla yanlış planlamayla Bursa’da gerçekten hikayesi olan binaları tümüyle mi ortadan kalkmış olacak. Ben zaman zaman söylüyorum arkadaşlar Bursa’da hikayesi olan bina kalmıyor. Stadyumun bir hikayesi vardı… spor salonun bir hikayesi vardı… En önemlisi o stadyumda Bursaspor şampiyon olmuştu yıkılması yanlıştı. O nostalji ,o hikaye yok oldu. O mekanlarda benim bir hikayem vardı, benim gibi bir çok Bursalının hikayesi vardı ve yok oldu…Kentin göbeğine Acemlerde ise o hastanenin yapılması doğru değil bence. Dünyada artık butik hastaneler yapılıyor.Neden yapılıyor diye soracaksınız. Hastalar ve yaşlılar için çok daha denetimli ve kaliteli hizmet vermekte. Ayrıca ulaşım açısından daha avantajlı ve emniyetli . Bunların hepsinin sonucu planlamaya geliyor. Bu nedenle kesin şehir yeniden planlanmalı kentsel dönüşüme varıncaya kadar Bursa baştan aşa yeniden planlanmalı . Dökümüyle planlamalı sonra parça parça dönüşüme açılmalı” ifadelerini de kullandı.
“HANLAR BÖLGESİ ESKİ DOKUYU KAZANMALI”
Çevre ve şehircilik Bakanlığı öncülüğünde Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarıyla Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi projesi desteklediğini ifade eden Bozbey , “Hanlar projesi kentimizde çok eskiden gündeme gelen ama bir türlü devlet destekli olmadığı için kaldırılması söz konusu olmadı . Hanlar projesi söz konusu olunca bu projeyi kim yaparsa yanındayız. Ama onarım yaparken mutlaka eski dokusunu da kaybetmemeli.. Olduğu değeri kaybetmesin …Restorasyonların bilime uygun yapılması lazım. Yapılan bazı tarihi yerlerimizi yapılan yanlış restoreler nedeniyle özelliğini kaybetti . Hanlar bölgesi aslında Bursa’da gün yüzüne çıkarılmasında çok geç kaldığı bir yerdir. Ama orada kalkıp ta o hanlar bölgesini ortadan kaldıracak, yada o görüntüyü ortadan kaldıracak yapılarında yapılmaması lazım. Örneğin müftülük binasının yapılmasına izin verilmemesi lazımdı. Aynı şekilde keşke Doğanbey tokileri hiç olmasaydı. Bakın şimdi Ulu Cami’yi göremiyoruz. Bu Bursa hepimizin eleştire biliriz, takdir edebiliriz. Neticede Bursa hepimizin . O tarihi binalar korunsaydı o eski dokular kaybedilmeseydi şimdi Heykel’de bam başka olurdu. Eski yapılar kaybediliyor çünkü biz koruma kültürünü çok sonradan öğrenen bir devletiz. Maalesef tarihi miraslarımızı çok iyi koruyamadık. Hakikaten bu gidişte Bursa’da Hikayesi olan binalar kalmıyor ve artık eski değerleri sadece fotoğraflarda göreceğiz gibi geliyor “ diye konuştu.
“ÜLKE OLARAK GÖÇ MESELESİNİ İYİ YÖNETEMEDİK”
Ülke genelinde göç meselesinin gerçekten çok önemli olduğunu da vurgulayan Mustafa Bozbey , “ Bursa ‘da sadece Suriyeliler yok. Afganı da , Afrikalısı da var birçok kişi var. Artık bunlar ticaretin içine de girdiler. Hatırlar mısınız 1989'da Bulgaristan göçmenlerinin eski garajda açtığı muhacir pazarı vardı … onların olduğu yerde artık Suriye pazarı oluşmuş. Genel anlamda ülke olarak göç meselesini iyi yönetemedik neden yönetemedik. Bir kere yakalananların hepsinin kartının arkasında adana daysa yeri adana dışına çıkamaz derler. Orada emniyetin daha sıkı bir denetim gerçekleştirmesi lazım. Bununda bir sisteme bağlanması lazım. Suriye yönetimiyle konuşulup anlaşılması lazım. Bunun haricinde biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak buranın dili Türkçe burada yaşamak istiyorsan ki devletin önerdiği şartlara uymak zorundasın . Bu şartlara uyarlarsa kalır, uymazlarsa geri gönderilmeleri lazım. En önemlisi de mutlaka eğitimden geçmeleri lazım. Çünkü her yönden sosyal, kültürel yönden farklılıklarımız var. Onların bizim toplumumuza entegrasyon sağlayacağı eğitimlerin mutlaka yapılması lazım” dedi.
“BU GİDİŞTE MARMARA DENİZİNİ KAYBETMİŞ OLURUZ”
Son olarak Bursa’da inanılmaz bir çevre kirliliğinin de var olduğunu sözlerine ekleyen Bozbey, yaşanan çevre kirliliği ile ilgili biran önce özel çalışmaların başlatılması gerektiğini ve vatandaşın bu konuda daha duyarlı olması gerektiğinin altını çizdi. Mustafa Bozbey konuşmasını şu şekilde noktaladı: “Bunu bir köşemize artık yazalım havamız kirli… Bu kirliği de biz yapıyoruz. Bunları tespit etmek mümkün Bursa’da bugün nereye giderseniz gidin derelerin çevresi kenarı çöp. Denetimler yetersiz ve vatandaşında bu konuda duyarlı olması lazım. Biliyorsunuz ki pandemi döneminde müsilaj sorunu yaşadık. Sadece Bursa olarak bakmayın bu konuya geniş bir havza olarak bakmak lazım. Bursa, Kocaeli, İstanbul bu havzadan bahsediyorum. Bu bölgelerde özel çalışmalar yapılması lazım. Bu müsilajda bilim insanların söylediği gibi yüzde 70’şi insan atığından kaynaklı yüzde 30’da sanayi atıklarından kaynaklı . Ciddiyim konuyu çok araştırdım ve belgelerini inceledim. Yani demek ki sanayiyi artırırsanız insan artacak, nüfusu artırırsanız atık artacak . Bu da ne demek oluyor müsilaj devam edecektir. Bu gidişte tedbir alamazsak geri dönüşümü sağlayamazsak Marmara Denizi’ni kaybetmiş oluruz . O zaman denizimiz göle dönüşür ve hiç bir şeyinden faydalanamayız . Onun için biran önce tedbirleri şimdiden almak gerekir.”