halkalı escort,avrupa yakası escort,şişli escort,avcılar escort,esenyurt escort,beylikdüzü escort,mecidiyeköy escort,istanbul escort,şirinevler escort,avcılar escort
başakşehir escort ,ikitelli escort ,güneşli escort ,kayaşehir escort ,bağcılar escort ,esenler escort ,eyüp escort ,güneşli escort ,kumburgaz escort ,topkapı escort
gaziantep escort,mersin escort,gaziantep escort,seks hikayeleri
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Yüksek Seçim Kurulu’na itiraz dilekçesini verdikten sonra basın mensuplarına şu açıklamada bulundu:
"Değerli basın mensupları;
Hepimizin bildiği gibi Yüksek Seçim Kurulu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını, İstanbul’da sandık kurullarında kamu görevlisi olmayan kişilerin görev yaptığı iddiasını gerekçe yaparak iptal etti. Yüksek Seçim Kurulu dedi ki, evet İstanbul’da sandık kurullarında kamu görevlisi olmayan kişiler görev yaptı. Bu görevin seçim sonucunu nasıl etkilediğini hiç incelemedi, hiç araştırmadı. Geçmişte verdiği yerleşmiş, kökleşmiş tüm kararlarına karşı aksi bir karar tesis etti.
Önemli, şunu vurgulamak istiyorum; 298 sayılı seçimlerin temel hükümleri hakkındaki kanundaki değişiklikler iktidarın isteğiyle TBMM’de kabul edildi ve ne zaman yürürlüğe girdi? 13 Mart 2018’de. Bu değişikliklerden sonra iki seçim yapıldı Türkiye’de. 24 Haziran’da Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimi ve 31 Mart’ta Yerel Seçim. Her iki seçim de aynı yasaya, aynı genelgelere, aynı uygulamalara dayanılarak yapıldı. Eğer siz İstanbul’daki yerel seçimlerde organize usulsüzlükler var diyorsanız, şaibe var diyorsanız, sandık kurullarında kamu görevlisi olmayan kişiler görev yaptı diyorsanız; aynı olaylar 24 Haziran’da da gerçekleşti. Yani bir şeyler olduysa eğer gerçekten, 24 Haziran’da da oldu. Siz Sayın Ekrem İmamoğlu’nun seçimi şaibeli diyorsanız, 24 Haziran’daki Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi de şaibelidir. Siz eğer İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun seçimi meşru, yasal değil diyorsanız; 24 Haziran’da gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçimi de meşru değildir, yasal değildir. Çünkü 24 Haziran’da da Türkiye genelinde on binlerce kamu görevlisi olmayan kişi sandıklarda görev yaptı, Türkiye genelinde on binlerce. Siz eğer kamu görevlisi olmayan kişiler görev yaptı gerekçesiyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal ediyorsanız, 24 Haziran’da gerçekleşen Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimini de iptal etmek zorundasınız.
Tam kanunsuzluk sebebiyle başvurduk Yüksek Seçim Kuruluna. Biliyorsunuz tam kanunsuzlukta süre şartı aranmaz. Bu bir olağanüstü itiraz değil. Tam kanunsuzlukta süre şartı aranmaz. Bir tam kanunsuzluk ortaya çıkmışsa, eğer ki Yüksek Seçim Kurulu kendi iptal kararıyla kamu görevlisi olmayanlar görev yaptı ve bu da seçimin iptalini gerektirir diyorsa, o zaman 24 Haziran seçimleri de iptal edilmek zorunda.
Çok değerli basın mensupları;
Yüksek Seçim Kurulu önceki tüm kararlarında şunu söylüyordu, hatta bu seçim döneminde verdiği 14 Nisan 2019 tarihli Erzurum Pasinler kararı, 20 Nisan 2019 tarihli Bursa Mustafakemalpaşa kararı ve önceki birçok kararında Yüksek Seçim Kurulu şöyle diyordu: Bir usulsüzlük varsa dahi bu seçimin iptalini kesinlikle mümkün kılmaz. Usulsüzlük yapanlar cezalandırılır o bizim için ayrı bir konudur. Sandık kurullarının teşkilinde bir sorun varsa diyordu bu beni ilgilendirmez ben seçmenin iradesini sakatlayamam. Sandık başındaki iş ve işlemlerde bir usulsüzlük olduğu somut delillerle ortaya konmadıkça ben seçimi yenilemem diyordu.
Önceki tüm kararlarında, yıllarca verdiği kararlarda iradesini hep seçmenin iradesinden yana koydu. Referandumda gerçekleşen mühürsüz oy kararı, kanunun açık hükmüne rağmen Yüksek Seçim Kurulu dedi ki, benim için esas olan seçmen iradesidir. Evet oy pusulalarının zarflarının sandık kurullarınca mühürlenmesi gerekirdi yasaya göre, ama seçmen o sandıklarda oy kullandı ve ben onun iradesini sakatlayamam demişti. Şimdi ne değişti, bugün ne değişti? Sandık kurullarında görev yapan kişilerin o sandıktan çıkan sonucu etkilediklerine dair somut bir delil AK Partinin itiraz dilekçesinde dahi ortaya konmadı. 31 Mart Yerel Seçiminden sonra günlerce, haftalarca oylar sayıldı. Sayıldı, sayıldı, yeniden sayıldı, yeniden sayıldı. Seçimin seçimini seçimini yaptık. Sonuç değişmedi, bu sefer başka iddialar ortaya atıldı. Kısıtlı seçmen dendi olmadı; tutuklular, hükümlüler dendi olmadı; zihinsel engelliler dendi olmadı; ölü seçmen dendi olmadı; sahte seçmen dendi olmadı. Olmadı, olmadı, en sonunda dendi ki; sandık kurullarında kamu görevlisi olmayan kişiler görev yapmış. 24 Haziran’da da yaptı. O zaman kanunun amacı, ruhu, iradesi buysa ve Yüksek Seçim Kurulu bunu gerekçe yapıyorsa, 24 Haziran Cumhurbaşkanı Seçiminin ve Milletvekili Seçiminin de iptali gerekir.
Sayın Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını iptal ediyorsanız, yani bu kararınız doğruysa, bu kararınızın arkasındaysanız, o zaman Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da mazbatasını iptal etmek zorundasınız. Çünkü bir tam kanunsuzluk ortaya çıkardınız. Bunu biz değil Yüksek Seçim Kurulu ortaya çıkardı.
Değerli basın mensupları;
Sandık kurulunda görev yapan başkan ve memur üyelerin belirlenmesinde seçmenlerin hiçbir dahli yok, iradesi yok. Siyasi partilerin hiçbir iradesi, dahli yok, adayların da yok. Tamamen Yüksek Seçim Kurulunun denetiminde ve gözetiminde ilçe seçim kurullarınca gerçekleştiriliyor bu işlemler. İstanbul’da görev yapan sandık kurulu başkan ve üyelerini Sayın Ekrem İmamoğlu mu belirledi? Siz kendi kusurunuzu nasıl seçmene yüklersiniz, nasıl seçmenin iradesini yok sayarsınız? İstanbul seçmeninin iradesini nasıl ortadan kaldırırsınız? Eğer ben sandık başındaki iş ve işlemlerde usulsüzlük olmasa dahi seçmenin iradesine doğrudan müdahale edebilirim diyorsanız, işte bunu dedi bu kararla son kararla Yüksek Seçim Kurulu, o zaman 24 Haziran’da çıkan sonuca da müdahale etmek zorundasınız. Eğer hukuk varsa, eğer meşruiyet önemliyse, eğer bu kararınız doğruysa.
Evet tekrar ediyorum; Sayın Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını iptal ettiyseniz, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da mazbatasını iptal etmek zorundasınız. Çünkü her iki seçimde de aynı yasa, aynı genelgeler, aynı uygulamalar, aynı sandık kurulları, aynı şartlar vardı. En mükemmel adalet vicdanlardadır. Milletin vicdanında adalet tecelli ettirmek istiyorsanız, meşruiyet sorununu ortadan kaldırmak istiyorsanız, benim verdiğim bu son karar doğrudur diyorsanız 24 Haziran seçimlerini de iptal etmek zorundasınız. İşte onun için başvurduk.
Ve ayrıca dedik ki, Ekrem İmamoğlu’nu kim seçti? 39 ilçede oy kullanan İstanbullu seçmenler. 39 ilçede aynı zarftan çıkan diğer sonuçları niçin iptal etmiyorsunuz? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal ediyorsanız ki anlaşılan dert o, dert yalnızca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 39 ilçedeki tüm seçimleri de iptal etmek zorundasınız. İşte bu başvuruları yaptık, tam kanunsuzluk sebebiyle yaptık, çünkü tekrar vurguluyorum, tam kanunsuzluk başvurularında süre kesinlikle aranmaz.
Çok teşekkür ediyorum, saygılarımı sunuyorum.
Soru- Şimdi daha öncesinde 7 üye anlamında CHP liderinin açıklaması vardı, “çete üyesi” demişti. Net bir sorum olacak, YSK’nın vereceği karar anlamında YSK’ya güveniyor musunuz tarafsız ve bağımsız olduğuna inanıyor musunuz?
Muharrem ERKEK- Kesinlikle güvenemiyoruz artık. Kesinlikle de inanmıyoruz. Yargı bağımsızlığının nasıl zedelendiğini artık Türkiye’de herkes görüyor. Biz bu başvuruyu yaptık şunu söylemek için, eğer verdiğimiz bu son karar doğru ise, arkasındaysanız 24 Haziran Seçimlerini de iptal etmek zorundasınız. 24 Haziran’da sandık kurullarında görev yapan tüm kişileri de incelemek zorundasınız. Çünkü binlerce, on binlerce kamu görevlisi olmayan kişinin görev yaptığı çok açık. Son seçimde görev yapan sandık kurulu başkan ve üyelerinin büyük çoğunluğu 24 Haziran’da da görev yaptı. Biz önemli bir mesaj veriyoruz Türkiye’ye. Vicdanlara sesleniyoruz. Bu mücadele demokrasi mücadelesidir. Bu mücadele Cumhuriyet Halk Partisinin, Ekrem İmamoğlu’nun mücadelesi değildir. Liberal demokrat olabilirsiniz, sosyal demokrat olabilirsiniz, muhafazakar demokrat olabilirsiniz, milliyetçi demokrat olabilirsiniz, önemli olan demokrat olmaktır, demokrasiye inanmaktır. Onun için bu başvuruyu yaptık. Bakalım inceleyebilecekler mi, bakalım cesurca kararlarının arkasında durabilecekler mi?
Soru- Efendim İYİ Partinin de bir başvurusu oldu tam kanunsuzluk iddiasıyla bugün. Bilginiz var mı bundan?
Muharrem ERKEK- İYİ Partinin başvurusu bildiğim kadarıyla Yüksek Seçim Kurulu kararının tekrar gündeme alınıp değerlendirilmesiyle ilgiliydi.
Soru- Efendim verilen kısa karardaki açıklamada seçimin sonucuna müessir olması ifadesi vardı. Siz ne gibi bir etki gördünüz? Yani bu sandık kurulları seçime nasıl etki etmiş olabilir?
Muharrem ERKEK- Sandık kurullarında görev yapan kişilerin seçimin sonucuna etki ettiklerine dair bir tek iddia, delil, dayanak mevcut değildir arkadaşlar, ne dosyada, ne gerçekte.
Soru- Peki, siz de konuşmanızda bahsettiniz aynı zarfa 4 oy atıldı ama sadece Büyükşehir Belediye Başkanlığı iptal edildi. Gerekçe?
Muharrem ERKEK- Aynı zarf içinden çıkan tüm oy pusulalarının, tüm seçimlerin iptalini de talep ettik.
Teşekkür ediyorum."
İŞTE İTİRAZ DİLEKÇESİ
YÜKSEK SEÇİM KURULU BAŞKANLIĞINA
TAM KANUNSUZLUK SEBEBİYLE
İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN : Cumhuriyet Halk Partisi adına Av. Muharrem ERKEK
Genel Sekreter (V)
Hukuk Politikalarından Sorumlu Gnl. Bşk. Yrd.
İSTEMİN KONUSU : 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleriyle, 31 Mart 2019 tarihinde gerçekleşen İstanbul Yerel Seçimlerinin tam kanunsuzluk sebebiyle iptali.
İSTEMİN NEDENLERİ :
1. OHAL döneminde 24 Haziran 2018 tarihinde gerçekleşen Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerinde de “bir şeyler olduğu” açıkça ortaya çıkmıştır. “Kimlerin ve nasıl gerçekleştirdiğini bilmiyoruz ama, kesinlikle bir şeyler oldu.”
2. Yüksek bir Kurul olarak kendinizi ve önceki tüm kararlarınızı inkâr eden öyle bir karar verdiniz ki, 24 Haziran seçimlerinde de on binlerce kamu görevlisi olmayan kişinin İstanbul’da ve Türkiye’nin her yerinde sandık başkanı ya da üye olarak görev yaptığını tespit etmiş oldunuz. Evet, on binlerce sandık başkanı ve üye kamu görevlisi olmadığı halde 24 Haziran seçimlerinde görev yaptı. Re’sen yapacağınız bir inceleme sonucunda dahi günışığı gibi ortaya çıkacak bu gerçek karşısında artık Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel seçimleri de kesinlikle şaibelidir. Kamu görevlisi olmayan kişilerin görev yapmış olması tek başına İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini şaibeli kılıyorsa, verdiğiniz kararın doğru olduğuna inanıyorsanız ve hukuka saygılı olun diyorsanız 24 Haziran’da gerçekleştirilen seçimleri de iptal etmek durumundasınız.
3. Bilgileriniz üzere, TAM KANUNSUZLUK başvurularında süre aranmaz. Ortaya bir tam kanunsuzluk çıkmışsa, bu tam kanunsuzluğun sonucu olarak 24 Haziran seçimlerinin iptali de artık hukuken bir zorunluluk arz etmektedir. İnceleyin, 31 Mart’tan sonra olduğu gibi günlerce inceleyin, 24 Haziran seçimlerinde on binlerce kamu görevlisi olmayan kişinin sandık başlarında görev yaptığını tüm Türkiye görsün.
4. Sandık kurulu başkanlarının ve sandık kurullarında görev yapacak kamu görevlilerinin belirlenmesi seçmenin, siyasi partilerin ve adayların iradesine bağlı olmamasına rağmen; sandık kurullarının teşkiline ilişkin konular bizzat Kurulunuzun 13/12/2018 tarih ve 2018/1105 sayılı kararıyla kabul edilen seçim takvimine göre 2 Mart 2019 tarihinde kesin olarak karara bağlanmasına rağmen; sandık kurullarında kamu görevlisi olmadığı halde görev yapanların seçim sonuçlarına ne şekilde etki ettiklerine dair somut tespitler bulunmamasına rağmen; önceki tüm kararlarınızda bu tip mesnetsiz, delilsiz ve soyut iddialar karşısında seçimlerin yenilenmesinin mümkün olmadığını önemle vurgulamanıza rağmen; sandık başındaki iş ve işlemlerde herhangi bir usulsüzlük ortaya konulamamasına rağmen; Anayasa’da güvence altına alınmış seçme ve seçilme hakkını zedeleyerek ve seçmen iradesini yok sayarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini ve seçimi kazanan Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını iptal ettiyseniz 24 Haziran 2018’de seçilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve milletvekillerinin de mazbatalarını iptal ederek 24 Haziran seçimlerini de yenilemek zorundasınız. Çünkü, aynı şartlar 24 Haziran’da da mevcuttu.
5. 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde sandık kurullarını nasıl oluşturduysanız, 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerinde de aynı şekilde oluşturmuştunuz. 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanunu iktidar değiştirdi ve 13 Mart 2018 tarihinde yürürlüğe giren bu değişikliklerden sonra iki seçim gerçekleşti: 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri ile 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri. Bu iki seçimde de seçimlere ilişkin tüm iş ve işlemler iktidarın gerçekleştirdiği değişikliklere göre yüksek Kurulunuzca yapıldı. Sayın Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını şaibeyle kazandıysa, Sayın Recep Tayyip Erdoğan da Cumhurbaşkanlığı seçimini şaibeyle kazanmıştır. Sayın Ekrem İmamoğlu’nun seçimi meşru değilse,
Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi de meşru değildir. Daha bu seçim döneminde 14 Nisan 2019 Erzurum Pasinler ve 20 Nisan 2019 Bursa Mustafakemalpaşa kararları ve bugüne kadar ki yerleşmiş, kökleşmiş kararlarınızın tam aksi bir kararla seçim sonucuna doğrudan doğruya müdahale ediyorsanız, 24 Haziran seçimlerinin sonucuna da müdahale ederek meşruiyetini yitirmiş tüm seçimleri yenilemesiniz.
6. Yüksek Kurulunuz bugüne kadar diyordu ki bir usulsüzlük ya da suç söz konusu ise suç isnat edilen ya da usulsüzlük yapan kişilerin hakkında yürütülen soruşturmalar ayrı bir konudur ve seçmen iradesi esas olduğundan seçimin iptali mümkün değildir. Bugün ne değişti? Kamu görevlisi olmayan kişilerin görev yaptığı sandık kurullarında sandık başındaki iş ve işlemlerde herhangi bir usulsüzlük iddia edilmediği halde, o sandıklarda oy kullanan seçmenin iradesi sakatlanmadığı halde, madem iptal kararı verdiniz, aynı takdir ve iradeyle 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel seçimlerini de iptal etmek durumundasınız.
7. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın vurguladığı gibi, kasten suçlar işlenmişse, organize işler ve usulsüzlükler gerçekleşmişse mutlaka kendi seçiminde de gerçekleşmiştir. Yüksek Seçim Kurulu bu incelemeden artık kesinlikle kaçamaz. İstanbul’un tüm ilçe belediye başkanlıkları ve belediye meclis üyelikleri seçimlerinin de artık bu kararınızdan sonra iptali bir zorunluluk yaratmıştır. Yalnızca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçimini değil, İstanbul’un tüm seçimlerini iptal edin.
8. Sayın Ekrem İmamoğlu’nu 39 ilçede oy kullanan İstanbullular seçtiğine göre 39 ilçede İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ile birlikte pusulası aynı zarftan çıkan tüm seçim türlerinin de iptal edilmesi gerekmektedir.
SONUÇ VE İSTEM : İktidarın isteğiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen seçim mevzuatındaki değişikliklerin 13 Mart 2018 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra yapılan tüm seçimlerde “bir şeyler olduğu” açıkça ortaya çıktıysa; artık seçmenin iradesinin ortadan kaldırılmasının bir önemi yoksa, artık sandık kurullarında görev yapanların seçim sonuçlarına ne şekilde etki ettiklerine dair açık, kesin, somut deliller aranmayacaksa ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin ve Sayın Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının iptali kararı doğruysa;
- 24 Haziran Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerinin TAM KANUNSUZLUK SEBEBİYLE iptaline;
- 24 Haziran seçimleri sonucunda verilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mazbatasının ve Milletvekillerinin mazbatalarının TAM KANUNSUZLUK SEBEBİYLE iptaline;
- İstanbul’da gerçekleşen 39 ilçedeki tüm seçimlerin TAM KANUNSUZLUK SEBEBİYLE iptaline;
Milletin vicdanında adaletin tecelli ettirilmesi için karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ediyorum.
Av. Muharrem ERKEK
Cumhuriyet Halk Partisi
Genel Sekreter (V)
Genel Başkan Yardımcısı