Çiftçi üretemez oldu

Aydemir: Çiftçiler olarak mazot, elektrik ve gübre fiyatlarında yarı yarıya indirim istiyoruz. Üreticinin yanında olduklarını söyleyenler, gerçekten yanımızda olduklarını göstersinler.
 Tarih: 15-03-2022 18:17:15
Çiftçi üretemez oldu

Başkan Aydemir, ülke tarımının olmazsa olmazı çiftçiler artan mazot, elektrik ve gübre fiyatları altında iyice eziliyor. Çiftçi fahiş zamlar karşısında üretemez hale gelirken, Mazot ve elektriğin çiftçilere şuan yarı yarıya indirimli verilmesi gerektiğini vurguladı.

Dünya genelinde pandemiden ve savaşlardan devletlerin ekonomik manada sıkıntılar çektiğini biliyoruz. Ama bu kritik günlerden geçerken devletimizin gözünü ve dikkatini çiftçiye vermesi gerektiğini de biliyoruz. Bilindiği üzere, Ulusal Süt Konseyi 29 Kasım 2021 tarihinde yaptığı toplantısında aldığı kararla, 8 Aralık 2021 tarihinden geçerli olmak üzere soğutulmuş çiğ sütün tavsiye satış fiyatını brüt 4 lira 70 kuruş olarak belirledi. Konseyin yaptığı açıklamada; ‘Ulusal Süt Konseyi, çiğ sütün üretim maliyetinde öngörülmeyen değişimler görülmesi durumunda yeniden toplanıp karar verecektir’ denildi. Bu fiyat yeme gelen zamlarla daha hayata geçmeden anlamını yitirdi. Bu durumda tüketici süt ve süt ürünlerine nasıl ulaşacaktır? Süt fiyatları böyle devam ederse daha fazla damızlığın kesileceğini, bunun süt yanında et krizi anlamına da geleceğini bilmiyor musunuz?

Ziraat Odası Başkanı Mehmet Aydemir sözlerini şöyle sürdürdü; Üretimin sürdürülebilirliği için bir litre süt satan üretici bir buçuk kilo yem alabilmelidir. Fiyatın belirlendiği aralık ayında parite 0,93 iken, ocak ayında 0,94, şubat ayında 0,97, mart ayında ise 0,84 olarak gerçekleşti. Süt üreticileri hala sürdürülemez seviyelerin altında bir pariteyle üretime devam etmek zorunda kalıyor.
Mart ayında üreticimizin bir litre süt sattığında eline net olarak 4 lira 50 kuruş geçti. Yemin kilosuna ödediği para ise 5 lira 35 kuruş. Bir litre süt sattığında bir kilo yem bile alamıyor yani zarar ediyor. Bu, uzun yıllardır görmediğimiz bir durumdur. Tablo vahimdir.
Üreticiler yem fiyatlarının yüksekliğinden dolayı buzağılarını hemen ellerinden çıkarıyor. Düvelerini tohumlamak yerine besiye çekip kurban bayramında kestirmeyi planlıyor. İneklerini kestirerek ya hayvan sayısını azaltıyor ya da işletmesini tasfiye ediyor. 
Sektör çok sıkıntılı bir durumla karşı karşıyadır. Yem başta olmak üzere elektrik, mazot, ilaç, tohum, işçilik, veteriner hizmetleri gibi bütün maliyetlerimiz ciddi oranlarda artarken sürdürülemez fiyatlarla üretime devam etmemiz artık mümkün değildir.
Mazotta ufak tefek değil, algı değil yüzde 50 indirim yapılmalıdır. Mazotu 25-30 liralara çıkarttıktan sonra yarı yarıya düşürerek algı yapılmasını istemiyoruz. Biz şuan yüzde 50 indirim istiyoruz.
Diğer önemli bir girdi ise mazottur. Tarımın bu en önemli girdisi 2022 yılının daha en başında 11 TL 56 kuruştan 13 TL 83 kuruşa çıktı ve 1 litre mazot 1 doları geçti. Gıda arzına olan ihtiyacın geçmiş yıllara göre daha da arttığı günümüzde, üretimin başlangıcı olan tohumun önemi her geçen gün artıyor. Gıda zincirinin ilk halkası olan tohum, biyolojik ve kültürel çeşitliliğin ise temelini oluşturuyor. Dünyada ve ülkemizde ekim alanları giderek daraldığından, üretimi arttırmanın tek yolu verimliliği artırmaktır. Tohum üretiminin artırılması ve tohum ihtiyacımızın yurt içinden karşılanması önem taşıyor. Sertifikalı tohum üretimi 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 8,6 artarak 1 milyon 242 bin 65 tona ulaştı. Sertifikalı tohum üretim miktarının içerisinde en fazla pay alan tohum türü, 500 bin 574 ton ile buğdaydır. Ekilişlerin bu yıl Kasım ayına sarkması ve kuraklık sebebiyle hububat piyasasında görülen aşırı daralma tohumluk fiyatlarını da etkiledi. Kasım ayında piyasada 2020'ye göre buğday tohumluğu için yüzde 75'i, arpa tohumluğu için ise yüzde 100'ü aşan fiyat farklılıkları oldu. Sertifikalı tohum fiyatlarında yüzde 100'lere varan artışlar yüzünden çiftçimizin sertifikalı tohumluk kullanımında ciddi azalma yaşandı. Bu durum rekoltede ve kalitede kayıplara sebebiyet verecek. Sertifikalı tohum kullanımına verilen destekler artırılmalı, üretici teşvik edilmelidir. Sertifikalı tohum fiyatları da olabildiğince düşük tutulmalıdır. Ayrıca son yıllarda iklim değişikliğinin de etkisiyle yaşanan kuraklık, tohumun ne denli önemli olduğunu bir kez daha ortaya çıkardı. Özellikle kuraklık riski olan bölgelerde kuraklığa dayanıklı tohum çeşitlerinin daha da geliştirilip çiftçiye ulaştırılması sağlanmalıdır. Çiftçimizi kaliteli tohum kullanmaya teşvik etmek gerekirken, yapılan zamlarla çiftçimiz bırakın kaliteli tohum kullanmayı, tohum bile kullanamaz hale geldi.
Gübrede fiyat atışları yüzde 400'leri, zirai ilaçlarda yüzde 250'leri, yem fiyatlarında yüzde 200'leri, sulamada kullanılan elektrikte yüzde 90'ları ve mazotta ise yüzde 85'leri buldu. Çiftçimiz ekim yapamaz hale geldi. 2022 yılı üretim için tehlikeli bir yıl olacak. Yetkililere sesleniyoruz, çiftçimize, üreticimize şimdiden sahip çıkın. Acilen çiftçilerimizin tarlasını satmasını önleyecek, üretimde kalmasını sağlayacak tedbirleri alınmalı" 
Bugün üreticiye istediğimiz fiyatlar verilmezse, ilerleyen günlerde tüketicilerimiz bugünkü fiyatları bile arar hale gelecektir. Bu fiyat artışı talebimiz, hem üreticilerimiz hem de tüketicilerimiz içindir. Üretimde devamlılığı sağlayamazsak, üreticileri küstürüp üretimden koparırsak tedarik zincirinin en önemli ayağını yok etmiş olur, fahiş tüketici fiyatlarına zemin hazırlamış oluruz.
Sesimize kulak verilmeli, bu konuda acil adımlar atılmalıdır. Bu ülke, hayvancılıkta yüksek maliyetleri karşılayamadığı için boşalmış ahırları, üretimi bırakmış üreticiyi hak etmiyor. Ne yapıp edip, elimizdeki bütün imkanları seferber edip ahırları doldurmalı, üretimi artırmalı, arz güvencesini sağlamalıyız. Üreticilerimizi yerinde tutmaya çalışalım. Üretimden koparırsak tekrar geri döndürmemiz, sektörü yeniden canlandırmamız kolay olmayacaktır.

Etiketler
  DİĞER BURSA Haberleri
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI nisbar giriş betnis giriş yakabet giriş