Virüsle dalga geçen tek milletiz…

Tüm dünyada olduğu gibi,ülkemizde Korona belasıyla mücadele ediyor.

Devlet tüm imkanlarını seferber etmiş.

Yerel yönetimlerle birlikte tüm kurumlar yanan ateşi söndürmek için gücü nispetinde taşın altına elini koyuyor.

Vali Yakup Canbolat virüsün Bursa’da yayılmasını önlemek için ek tedbirleri devreye sokuyor.

Büyükşehir Belediye başkanı Alinur Aktaş evden çıkamayan yada ihtiyacı olan insanların dertlerine derman olmak için kolları sıvamış. Kentin dörtbir yanında dezenfekte çalışmaları sürüyor.

BTSO Başkanı İbrahim Burkay, bir taraftan iş insanlarını kampanyaya destek için harekete geçiriyor, diğer taraftan da hastanelere tıbbi malzeme desteği sağlamaya çalışıyor.

Yakinen takip ediyorum;

Bu süreçte hiç kimsenin, diline, dinine etnik yapısına yada siyasi görüşüne bakılmaksızın, insanların bu süreci sağlıklı bir şekilde atlatması için çok farklı bir mücadele veriliyor.

Bu süreci en az hasarla atlatmak için verilen mücadeleyi gölgelemek, mücadele veren bu insanların emekleri üzerinden rant sağlamaya çalışmak, yanlışa destek vermekten başka bir şey değildir.

Dünya süper güçleri olarak adlandırılan devletlerinin bile bocaladığı bir ortamda, sağlık sektöründe atılan adımları görmezden gelenler, zamanı geldiğinde kimin değirmenine su taşıdıklarını açıklamak durumundadır.

Bir yere not edelim; Bu dönemde fesat cephesine hizmet edenler, içinde bulundukları kırık çizginin hiçbir zaman hesabını veremeyecektir.

Tabi bu dönemde vatandaşların da uyarıları dikkate almasının ne kadar önemli olduğu, uzmanlar tarafından her defasında dile getiriliyor.

Ancak elimize ulaşan bir araştırma, millet olarak ne kadar ‘vurdumduymaz’ olduğumuzu ortaya koyuyor.

Araştırmaya katılanların yarıya yakın kısmı “Bana bir şey olmaz” diyor.

Yani dünyayı kasıp kavuran, her gün yüzlerce insanın ölümüne sebep olan “Korona virüsü” ile dalga geçebiliyoruz.

“Sosyal mesafeyi koruyun” uyarılarını mümkün olduğunda dikkate alıp, kendi karantinamızı uygulamaya çalışırken, bir arkadaşımın aktardığı olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Malum ayın ilk günü, insanlar maaşlarını almak için bankamatiklerin önünde kuyruklar oluşturuyor.

Yine Fomara caddesi üzerinde bir bankamatikten para çekmek için sıra bekleyen bir delikanlı, hemen arkasında orta yaşlı bir bayan, kendilerine sıranın gelmesini bekliyorlar.

Genç delikanlı birden öksürmeye başlıyor… Sıradaki insanlarla birlikte tedirgin olan bayan soruyor:

Oğlum öksürüp duruyorsun… Korona mısın?

Duruşunu bozmayıp kendisine sıranın gelmesini bekleyen genç “Yok abla bildiğin gariban yerli nezleyim. Öksürüğüm ondandır”

Bu da şunu gösteriyor ki, millet olarak olayın vahametini tam olarak kavramış değiliz. Dünyanın dengesini bozan bu salgının hangi sonuçları doğurabileceğini düşünemiyoruz…

Oysa devletin tüm birimleri çağrı yapıyor; “EVDE KAL”

Uyalım..

Uymayanları da UYARALIM..